sakin - bu defa
Birinin oradan geçerken tesadüfen attığı bir kayısı çekirdeğinden tesadüfen büyümüş bir kayısı ağacı gibiyim. Burada bulunmamın özel bir nedeni yok. Burada bulunmamı özellikle isteyen biri/leri de yok.
Büyüyüp dallanıyor budaklanıyorum. Zaman geçiyor; kışlar, yazlar, baharlar... Üzerime kar yağıyor, yağmur yağıyor, güneş doğuyor. Kimse meyvelerimi toplayıp evine götürmüyor, reçel yapmıyor, çocuklar dallarıma tırmanmıyor, uzanıp gölgemde dinlenmiyor. Yapayalnız bir kayısı ağacıyım ben. O kadar uzağım ki bütün bunlardan, ne işe yarayabileceğimi ben bile bilmiyorum. Meyvelerim dallarımda çürüyor, zaman sürekli geçiyor ve kar yağıyor.
Kocaman bir dünyadaki işlevsiz bir kayısı ağacıyım ben. Ve o koca dünya ben fotosentez yapsam da yapmasam da dönüp duruyor.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
10 yorum:
Şu an tam içinde bulunduğum ruhsal durum.Zaten ağlıyordum bir de bunu okurken iyice ağlamaya başladım.
Sürekli içime atıp,saklamaya çalıştığım,kurtulmaya çalıştığım bir durum.Ama lanet olasıca şey bulduğu her frsatta gün yüzüne çıkıyor.Yazdığın bu tarz şeyler o kadar beni anlatıyor ki bazen aynı şeyleri mi yaşadık şu zaman kadar diyorum.
gel beraber kayısı bahçesi olalım :)
geçen gün birinin yarısını yiyip yere attığı kaysı ve çekirdeğine basıp düştüm...
başka bişi ol sen ya...
hey yarabbi :D
bende dahil olabilir miyim bu bahceye :)
bende dahil olabilir miyim bu bahceye :)
tabii. ne kadar çok o kadar iyi. orman oluruz gerekirse!
Ben bi ağaç olmayı beceremediğimi bile düşünüyorum bazen... bu daha kötü sanrm
3. kez deniyorum bu sefer olur umarım.
onca yazını okudum en beğendiğim bu oldu. bu oldu çünkü en samimi içten bulduğum bir yazı, bir zamanda bir insanın içinden akanlar olarak gördüm. bana vuranlar benden kaçanlar.
kıskandım aslında biraz. neyi mi? itirafını.
(bu arada diğer yazılarını da keyifle okudum.)
Yorum Gönder